Nasrullah Gazetesi - Kastamonu HaberleriNasrullah Gazetesi
HV
10 ARALIK Pazar 04:23

Murat Demir, TV366’da önemli mesajlar verdi… ‘Amacım hizmet’

Politika
Giriş Tarihi : 03-02-2023 11:29
Murat Demir, TV366’da önemli mesajlar verdi…  ‘Amacım hizmet’

AK Parti 26. Dönem Kastamonu Milletvekili Murat Demir, TV366’nın canlı yayın konuğu oldu.

“Gündem Özel” programında İrfan Salcı’nın sorularını cevaplayan Murat Demir, Mayıs ayında gerçekleştirilmesi planlanan seçimlerden ittifaklara ve Kastamonu gündemindeki birçok konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Murat Demir’in açıklamaları şöyle:

“HER ZAMAN ALLAH’IN BİR HESABI OLDUĞUNU UNUTTULAR”

“Üç aylara girmiş bulunuyoruz. Üç ayların tüm milletimize, İslam alemimize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Artık Türkiye bir seçim hattına girdi. Seçimin de tarihi aşağı yukarı kesinleşti. Sayın Cumhurbaşkanımız bunu bir kaç kez telaffuz etmesiyle tarih kesin gibi. Şu anda da il ziyaretleri 50’ye doğru gidiyor. Gerek açılış, gerek il ziyaretleri ve gerekse gençlerle buluşma ile alakalı ziyaretlerini sürdürüyor. Teşkilatların iller bazında ilçeler bazında genellikle Türkiye bazında çalışmaları da devam ediyor. AK Parti’de teşkilatlarda 2018 genel ve 2019 yerel seçimlerinden sonra da çalışmalar aralıksız sürdürülüyor, bu çalışmalar devam ettiriliyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi ve bu sürecin artık önemli bir noktaya gidiyoruz. Tabi ülkemiz ve dünya bir pandemi sürecinden geçti. Dünya bunun akabinde de bir Ukrayna-Rusya savaşı gibi kimsenin hesabında olmayan bir gerçekten sıkıcı bir sürece girdi ve bu süreç devam ediyor. Dünya’daki gerek ekonomik sıkıntılar, genel anlamda baktığınız zaman işte petrolünden tutun gazından, elektrikten, enerjisinden kasıp kavuran bir sürece girdik. Sayın Cumhurbaşkanımız dünyanın en akıllı siyasetçilerinden birisi ve bir tanesi. Bu süreci çok akıllı bir şekilde yönetti, yönetiyor ve yönetmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanımızdan gerçekten Allah razı olsun. Bu süreç içersinde herkes ve Avrupa Birliği ve birçok ülke veya bizim kendi içimizde bulunan bazı kesimlerin Türkiye’nin bir akamete uğrayacağını, bu ekonomik sıkıntılardan kendilerine bir imkan doğacağını, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve AK Parti’nin bu dönemlerde sorun yaşayacağını düşünürken tabi kendileri hesap yaptılar. Tabi her zaman Allah’ın bir hesabı olduğunu bir şekilde unuttular.”

“YÜZDE 55 OY BEKLİYORUM”

“Cumhurbaşkanlığı seçiminden benim hiç endişem yok. Sayın Cumhurbaşkanımız çok rahat bir şekilde belki tarihinde olmadık bir seçim alacak. Bundan Cumhur İttifakı’nın ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin, Büyük Birlik Partisi’nin desteği ile birlikte gerçekten ben yüzde 55 oranında bir oy alarak Cumhurbaşkanı seçileceğine yüzde yüz inanıyorum. Ben dünya siyasetini ve ülkemiz siyasetini yakından takip ediyorum. Vatandaşın sahadaki tepkileri ve etkileri ile alakalı da az çok bir şeylerden haberdarız, bunun içersindeyiz ve takip ediyoruz. Bundan bir yıl önceki vatandaşın tepkisi ile bugünkü vatandaşın tepkisi arasında çok çok uçurum bir fark var. Bunu bazı nedenlere bağlayabiliriz.”

“ÜLKEMİZDE HERKES CUMHURBAŞKANIMIZA YÜREKTEN GÜVENİYOR”

“Birincisi ülkemizde herkes Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a samimi ve yürekten güveniyor bu kesin. Bir ekonomik alanda sonra yaşandığı noktada şunu biliyor ki Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Hükümeti vatandaşını her zaman birinci öncelikli sıralamada tutar ve bununla alakalı yapılabilecek işte her imkânı vatandaşın yaşam şartlarını kolaylaştıracak, vatandaşın zor sıkıntılı günlerinde ona dokunabilecek, elinden gelen bütün çalışmaları yapacağını bilirler ve Sayın Cumhurbaşkanımızda bunu zaten yapıyor. Ne gibi örnekler verebiliriz dersek, işte geçtiğimiz dönemlerde bir EYT sorunu vardı. Bu EYT şimdi de mecliste görüşülüyor. Birkaç gün içersinde de yasalaşacak ve Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla da Resmi Gazete’de yayınlanacak, Mart ayında EYT’li vatandaşlarımız emekli maaşlarını almış olacaklar. Bu çok çok önemli bir şey. Bunun yanında 3600 ek gösterge ile alakalı geçmiş dönemlerde de bizim önümüze gelen sorunlardı, bu da çözüldü. Bir diğer taraftan sözleşmelilere kadro ile alakalı bir süreç vardı. Sayın Cumhurbaşkanımız gerçekten burada da bir özveride bulundu ve bunu hayata geçirdi. 1980, 1990’lı yıllarda, özellikle 1999’u baz aldılar, o günkü kanunda o günkü şartlarda bir kişinin hakkı olan bir durumdu aslında. Emeklilikte yaşla ilgili dünyaya baktığınız zaman Avrupa standartlarında, Avrupa perspektiflerinde baktığınız zaman Türkiye şu anda EYT ile 40 yaşında emekli olan var. 43 yaşında 50-51 yaşında emekli olan var. Bu yaş aslında genç, çok genç bir yaş. Fakat tabi Sayın Cumhurbaşkanımızın bunu her seferinde çünkü sadece AK Parti’nin iktidar olması ile değil bir başkası da gelse bu sürekli gündeme gelecekti zaten. Bir kazanılmış haklardan bahsediliyor. Bu hakları da insanlar haliyle kendileri bir hak kazanma hakkı olduklarından talep etmek zorundalar. Haklı olarak talep ediyorlar. Bunu da devletin ve bir iktidarın verebilmesi için bunun bir alt yapısının olması gerekiyor. Maddi anlamda Devletimiz bunun hazırlıklarını yapmadan, -işte ben sana EYT ile ilgili ben seçim kazanmak için bunu veriyorum- diyemez, dese de Cumhurbaşkanımız bunu 2019’daki yerel seçimler öncesi söylerdi. Bunu söyleseydi, bugün böyle bir ortam yerelde çok büyük bir kazanım olurdu. O gün bu yasanın çıkartılmaması ile ilgili çok da büyük tepkiler aldık. O günkü şartlar belki uygun değildi. Şimdi şartlar olgunlaştı. Şimdi müsaitlik aşamasına gelindi. Ekonomik alt yapı anlamında çalışmalar yapıldı. Ülkenin maddi anlamda zor duruma düşmeyeceği noktasında hesaplamalar yapıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız kapsamını da genişleterek bunun sözünü verdi. Ve yasalaştı. Bir buçuk iki milyon kişi bu sistemin içine dahil oldu. Ve bundan sonra da her 5 yıl içinde insanlar bu sistemin içine dahil olacaklar. Bu da ciddi bir maddi külfet getiriyor. Bu maddi külfetin de bu ülkenin ekonomisinin, finans alt yapısının hazır olması gerekiyor.  3600 ek gösterge için de aynı şeyden bahsedebiliriz. Türkiye ekonomik olarak sıkıntı yaşayacak, batacak, gidecek derken Türkiye ekonomik olarak belirli bir noktaya gidiyor. Bunu da şuna bağlayabiliriz. Dünya’nın ekonomik yapılarını ben 2 yıldan bu yana inceliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı ile uygulanan yeni ekonomik sistemle Türkiye gerçekten önemli bir kazanım elde etti. Bazıları televizyonlarda ağızlarını köpürte köpürte bu sistemle ilgili eleştirilerde bulunuyorlar. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri baskı altında tutmak için Dünya’da döviz üzerinden uygulanan bir baskı sistemi var. Döviz üzerinden baskı uygulanırken bir sistem geliştirilmiş, döviz yükselirken faizleri yükseltin diye. Millet yıllarca böyle kandırılmış. Dövizi düşürmek için faiz yükseltilmiş. Ben çok inceledim ama aradan bir iki hafta geçtikten sonra döviz tekrar yükselmiş. 1 ay sonra Merkez Bankası verileri geldiği zaman bu sefer Merkez Bankası bir tık daha faizi yükseltmiş. Bu hep böyle sürüp gitmiş. Türkiye faiz kıskacından bir türlü kurtulamamış. Yani yıllarca faiz lobilerinin, uluslararası faiz lobilerinin Türkiye’ye zarar vermek için bu sistem böyle süre gelmiş. Cumhurbaşkanımız bunları engellemek için kimsenin beklemediği bir sistemle Türkiye ekonomisine adeta sihirli bir dernekle dokundu.  Eleştirenler de çok var tabi bu sistemi. Ama Türkiye kendi ekonomik sistemini kurdu buna kim ne diyebilir. Ekonomi de başkalarına bağlı kaldığınız zaman onların esaretinden kurtulma şansınız yok. Kur Korumalı Sistem üretim, ihracat, cari açığa dayalı bir üretim sistemi. Ben bu sistemi doğru bir sistem olarak görüyorum. Çünkü dövizi bir şekilde baskılayan bir sistem. Dövizi tutan bir sistem. Bu sistem olmasa dövizi tutamazsınız 25-30 TL’lere kadar çıkar. Dövizi baskılayamadığınızda Türkiye’de üretimi duracak, ihracat duracak, istihdam zaten duracak. Türkiye’ye sıcak para girişi duracak. Bunlar olmayınca uluslar arası alanda para aramaya başlayacaksınız. Sizi zaten buna zorluyorlar. Ya IMF’nin kapısını çalacaksınız ya da yüksek fonlu, faizli paraları bu ülkeye getirmek zorunda kalacaksınız.”  

“6’LI MASANIN ADAYI KILIÇDAROĞLU OLACAK”

“Cumhurbaşkanımızın ve Cumhur İttifakı’nın karşısında 6’lı masa diye bir sistem kurulmaya çalışılıyor. Hiçbir şekilde bir araya gelmeyecek CHP, İYİ Parti, Deva Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi gibi partilerin liderleri bir araya geldiler. İlk yaptıkları toplantıda 1 yıl önce halka umut verir gibilerdi. 12-13 toplantı yaptılar herhalde ama artık öyle bir buhran içine girdiler ki ben onları Allah sapıttırdı diyorum. Onların ülkeyi yönetme gibi bir dertleri planları yok. Bu ülkede gelecekle ilgili ciddi planları yok. Bu son yaptıkları mutabakat metninde de bunları gördük. Bunların bu ülkede tek bir hedefleri var. O da yurtdışı bağlantılı, uluslar arası emperyalistlerin de onlara verdikleri talimatlarla Sayın Cumhurbaşkanımızı indirmek. Başka bir dertleri yok. Ülke yönetmek bunların planları içinde değil. 6’lı masanın adayı Kemal Kılıçdaroğlu olacak.”

“ŞAŞIRIYORUM, İMAMOĞLU

NEDEN BU KADAR ŞİŞİRİLİYOR?”

“Ben milletvekili iken İmamoğlu ile bir Kastamonu programında uzunca sohbet ettik.  İstanbul Belediyesi’ni Kadir Topbaş’tan alamadıkları gibi bir şeylerden bahsetti. Bence Ekrem İmamoğlu bırakın Cumhurbaşkanlığı adayı olmayı yani ben şaşırıyorum bu kadar neden şişiriliyor? Bir şey söyleyeyim hepsini bir tarafa bırakın Ekrem İmamoğlu’nun Kastamonu ziyaretini izledim. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken bu şehri rahmetli Kadir Topbaş’la birlikte ziyaret ettik. Adamın ne geldiği belli oldu ne gittiği. Ama Ekrem İmamoğlu geldi, çıktı sahaya bir genel başkanı var. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı zaten en çok enteresan olan kısmı burası. Adaylık noktasında nerede ise söylemediği kaldı. Herşey ortada. Ama bir taraftan da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı var. Hayır, sen değil ben varım, Türkiye genelinde ben olacağım diye çıktığı bir piyasa var. İYİ Parti’ye de diyor ki onları ortaya sürüyor, beni aday yapsınlar, beni aday yapsınlar, insan bu duruma düşmez.  Öyle insanların önüne komik duruma düşüyor ki bunun farkında değil.”

“DOĞRU OLAN YOLUMUZDAN ŞAŞMAYIZ”

“Benim amacım memleketimize hizmet etmek. Vekil olduğumda da hizmet ettik, olmadığımda da hizmet ettik. Beni arayanlara da destek oluyorum. Halkımız uygun görürse, Cumhurbaşkanımız uygun görürse milletvekili adayı olurum. Takdir bu konuda büyüklerimizindir. Kastamonu halkının yüzde 5’i bile çıksa dese ki, -biz Murat Demir’den geçmiş dönemde memnun değildik, istemiyoruz, olmasın- O zaman ben şunu derim, -AK Parti’ye nokta kadar zarar verecek Murat Demir ile alakalı bir durum ortada ise ben zaten orada olmam- Neden ben bilirim ki ben bu partiye o zaman zarar veririm. Bizim yolumuz belli doğru yolumuzdan da şaşmayız. Bizi de herkese bu konuda biliyor.”

Güven TuzcuGüven Tuzcu

Güven Tuzcu

YORUMLAR
ÇOK OKUNANLAR